Dolar $
32.42
%-0.32 -0.1
Euro €
34.96
%-0.34 -0.12
Sterlin £
40.51
%-0.75 -0.3
Çeyrek Altın
4092.28
%0.61 24.65
SON DAKİKA
Son Yazıları

Bugünkü kadar hiç umutlu olmadım!

16 Oca 2022

Yüzyıllar sonra, Abdülhamid Han döneminde başlayıp Cumhuriyetimiz ile devam eden eğitim hamleleri meyvelerini Anadolu adına vermeye başlamış ve Tarihçi Afet İnan'lar, Kimyager Oktay Sinanoğlu, Sümerolog Tarihçi Muazzez ilmiye Çığ, Dermatolog Hulusi Behçet Uz, Matematikçi Cahit Arf, Moleküler Biyolog Aziz Sancar'lar ve daha niceleri gibi yürekli insanlar yetişmiştir.

Belki de bin bir imkânsızlık içerisinde, çocuk sayılacak yaşlarından itibaren kendilerini bilim yoluna vakfetmişlerdir. İnsanlık adına yaptıkları fedakârlıklar ve insanlığa sağladıkları katkılar nedeniyle güçlü bir alkışı hak etmektedirler.

Günümüz açısından durum değerlendirmesi yapacak olur isek…

Aidiyet duyguları ötesinde hakkaniyet ölçüsü ile ifade etmek isterim ki… İsteyenler yeni nesil için bencil, bireysel, içe kapanık, sosyal iletişim özürlü gibi nitelendirmelerde bulunsunlar, istedikleri değerlendirmeyi yapsınlar, isteyenler Z kuşağı veya Milenyum nesli türünden ne derlerse desinler, bu nesil hayırlı bir nesil olacaktır.

Yarı yolu çoktan geçmiş, eğitim yolunda yıllarını hasretmiş,  eğitimci olmayı asli görev bilmiş, darbeler, kalkışmalar, yıkıcı enflasyon dönemleri, terör olayları, büyük depremler gibi hadiseleri görmüş biri olarak; geleceğimiz adına hayatımda bugünkü kadar hiç umutlu olmamışımdır.

Neden mi?

Çünkü eğitim imkânlarına ulaşmak, fırsatlarda eşitliği yakalamak hiç bu kadar, bugünkü kadar kolay olmamıştı. Günümüzde 67 bini aşkın okul yeni nesillerimizin eğitim hizmetine âmâdedir. Milyonu aşkın öğretmenimiz eğitim için fedakârca gayret göstermektedir. Sayıları 200'ü çoktan geçmiş üniversitemiz ve buralarda kendilerini bilime vakfetmiş 200 bin civarındaki akademisyenimiz gelecek adına, bilim yolunu daha da genişletmek için çaba göstermektedirler.

Avrupa'nın dört bir yanına pandemi ortamında dahi ERASMUS+ kapsamında gitme fedakârlığını gösteren öğrenciler daha fazla şeyler öğrenme ve bilgi paylaşma gayretine girmektedirler. Devletimiz burslusu ya da kendi hesabına binlerce lisans, yüksek lisans ya da doktora öğrencisi bulundukları ülke kütüphanelerinde daha fazla bilgi için sabahlamaktadırlar.

Salgın sürecinde dünya genelindeki kapanma etkisiyle üretim sistemlerinin durma notasına geldiği bir dönemde, Mesleki ve Teknik okullarımızı adeta birer fabrikaya dönüştürerek on milyonlarca maske, yüz koruyucu, tulum, tonlarca dezenfektan, donanım, teçhizat vs üretip insanlığın hizmetine sunan öğrenci kahramanlarımız bu kuşakta yetişen insanlar değil midir.

Bunların ötesinde, fikirlerin, bilginin ve buluşların üretime dönüştürülmesi meyanında TEKNOFEST fuarları yeni bir çığır başlatmıştır. Katılımcı sayısıyla her yıl kendi rekorunu kıran, ziyaretçi adedi yüz binlerle ifade edilen TEKNOFEST’te drone yapımından akıllı ulaşıma, yazılım ve kodlama alanından füze yapımına kadar birçok sahada eğitimin her kademesinden, her seviyesinden binlerce öğrenci, ülkeleri için bir şeyler üretmek ve patent almak adına masaları başında çalışmakta, Güneşin doğuşunu günler boyu selamlamaktadırlar.

Bu gençlerimizi görüp te umutsuz olmak hiç mümkün müdür?

Hayata dair zorluklar karşısında “Elif” misali dimdik duran bu gençler, ilim yolunda ”vav”a dönüşmektedirler. Bu yeni kuşaktan önceki büyüklerin gayretli çalışmaları, teknoloji yoğunluklu üretimleri sayesinde, Ülkemiz Karabağ’da destan yazmış, Vatan kavramını Mavi Vatan şekline dönüştürmüş, biz olmadan Akdeniz’de yelken açılmaz denilebilmiştir. Ve hâlihazırda, tehditleri kendi topraklarında boğmak gerek stratejisiyle, teknolojik üstünlüğe sahip Türk Silahlı Kuvvetlerimiz Irak’ta, Suriye’de, Libya’da ve daha birçok bölgede tehlikelere meydan okumaktadır. 

Yeni kuşaklarımızın adını kim nasıl tanımlarsa tanımlasın, kimler nasıl ölçüler biçerse biçsin, kimler olumsuz konuşursa konuşsun…

Ben yarınlarımızdan bu gençlerimiz sayesinde oldukça umutluyum. Duruşlarında “Elif”, tevazu ve gayretlerinde “vav” misali olan bu nezih kuşaklar sayesinde; bu yüzyılın bizim asrımız olacağını haykırmak istiyorum.

Rüzgârın nereden estiği bir tarafa, surda açılan Mukaddes Gedik mübarek olsun.

Selam ve saygıyla, keyifli okumalar diliyorum.


Yazarın Son Yazıları
Yazarın En Çok Okunan Yazıları