Yatırımlarını değerlendirmek isteyen gerçek ve tüzel kişiler son dönemde ticari gayrimenkule büyük ilgi gösteriyor. Dövizde yaşanan dalgalanma sonrası en güvenli yatırım aracı olarak ibre tekrar gayrimenkule yöneldi. Dövizdeki artışların gayrimenkul fiyatlarına yaptığı doğru orantılı etkinin dövizde düşüş gerçekleştiğinde aynı oranda olmaması gayrimenkul yatırımı yapmayı düşünenleri cezbediyor.

Kiradaki ticari gayrimenkulde mülk sahibinin vergi avantajı oluyor

Gayrimenkul yatırımı düşünenlerin talebi ticari gayrimenkuller oluyor. Bunun sebebi kiradaki konutta gelir vergisini evsahibi öderken ticari gayrimenkulde vergisini ve stopajını kiracı ödemekle yükümlü. Bu durum yatırım amaçlı mülk edinmek isteyenler için bir avantaj olarak görülüyor.

Online alışveriş platformları ticari alanlara büyük ilgi gösteriyor

Ticari gayrimenkul alanında son dönemde bir dönüşüm yaşıyor. Pandemi sonrası alışveriş alışkanlıklarının değişmesiyle online alışveriş platformları çok yoğun şekilde şehir içinde depo ve gel-al noktaları arayışındalar. Öyle ki belediyelerle kargo noktaları konusunda anlaşmalar yaptılar. Ayrıca büyük zincir market ve mağazalardan belli metrekarelerde alan kiralama yoluna gidiyorlar.

ATM benzeri 'Gel-Al' noktaları oluşturuluyor

Özellikle online pazaryerlerinin sipariş edilen ürünü müşterisine daha kolay ulaştırmak için farklı yollar aradığı bir gerçek. Kargonun adrese teslimi yerine müşterinin siparişini kendisine yakın 'gel-al' noktasından teslim alması hem müşteriye hem pazaryerine fiyat avantajı sağlıyor. Bu nedenle nasıl ki şehir içinde para çekmek için ATM'ler var, pazaryeri siteleri için de aynı şekilde gel-al noktaları hızla yayılma eğilimde. Bu da bu alanda kiralama yapmak isteyen yatırımcıların dikkatinden kaçmıyor.

Yeni inşaatların azlığı mevcut ticari alanları çok değerli kılıyor

Tüm bu faktörleri göz önüne aldığımızda ticari gayrimenkul yatırımının en güvenli ve kazandıran yatırım aracı olduğunu söylemek yanlış olmaz. Yeni inşaatların az sayıda olması mevcut olanın değerinin artmasına sebep oluyor. Belediyeler şehir içinde kalan ve kapanan fabrika benzeri yerlere yeniden ticari ruhsat vermiyor. Bu nedenle İstanbul içinde yeterli depo alanı bulamayan büyük firmaların son dönemde Trakya ve Sakarya'ya doğru yöneldiklerini de görüyoruz.