Dolar $
32.56
%0.12 0.04
Euro €
34.91
%0.73 0.25
Sterlin £
40.58
%1 0.4
Çeyrek Altın
3980.11
%0.36 14.05
SON DAKİKA
Gastronomi Pazartesi 16 Mart 2020 02:04

GASTRONOMİ AÇISINDAN CORONAVİRÜS

Bu yazımda, Corona Virüs (Covid-19)'den kendimizi nasıl koruyabiliriz? Yiyeceklerden insanlara bu virüs bulaşır mı? Bu virüsten korunmak için neler yiyip içmeliyiz? gibi sorulara kendi açımdan ve naçizane bilgi seviyeme göre katkı sunup cevap bulmaya çalışacağım.

Gastronomi açısından Coronavirüs

Dünya bir virüs yüzünden kavruluyor. Ama öncelikle kimi vuruyor, kime zarar veriyor derseniz, ilk olarak kronik rahatsızlığı olanları, yaşlı olanları ve sağlıksız beslenenleri desem yanlış olmaz sanırım. Yani sen bağışıklık sistemini güçlü tutarsan bu virüs sana hiçbir şey yapamaz. Veya daha genel bir ifadeyle “İmmün Sistemi’n sağlamsa yüksek bir ihtimalle hiçbir virüs sana dokunamaz veya teğet geçer diyebilirim. Kişisel temizlik, sağlıklı beslenme, uyku ve diğer yöntemler, bu salgından korunmada son derece etkili yöntemlerden, ancak bu pandemik hastalıkta en önemli destekleyicimiz tabii ki bağışıklık sistemimizdir. Bana göre ise yalnızca Corona değil diğer mikroplardan da korunmanın en etkili yolu bağışıklık sistemini güçlendirmektir. 

Öncelikle Bağışıklığı Güçlendirip Hastalığa Yakalanma Riskini Düşürmek Birinci Önceliğimiz Olmalıdır.

Burada ilk olarak hijyen ve temizliğin altını çizmek istiyorum. Bir Müslüman memleketi olarak aslında temizliğe büyük önem vermiş olmamız lazım. Günde 5 vakit abdest alan bir kişi eğer gerçekten hakkıyla abdest alıyor ve temizliğini yapıyorsa virüslere ve mikroplara karşı daha korunaklı olması lazım. Ayrıca abdest alırken azına ve burnuna su verme işlemi tam yapılırsa, yani “İstinşâk” tabir edilen o işlemin hakkı verildiğinde burunda hiçbir virüs barınmaz. Çünkü bu virüs daha çok itibariyle burundan vücuda girmektedir. Dolayısıyla kesinlikle burun temizliğine çok önem verilmesi gerekiyor. 

Bağışıklık (İmmün) sistemi nedir?

Vücudun kendisinden farklı yapıda olan maddeleri (antijen) yabancı olarak algılayıp, onları yok etmek üzere harekete geçmesine bağışıklık (immünite) adı verilmektedir. Yani Bağışıklık sistemi "mikrop" diye tanımlanan, vücudumuzda enfeksiyona yol açan virüs, bakteri, mantar ve parazit gibi mikroorganizmaların zarar verici etkilerine karşı kişiyi koruyan, savunma sistemimizdir.  

Peki, Nasıl Beslenmeliyiz Ki Bağışıklık Sistemimiz Güçlü Olsun.

Aslında bağışıklık sistemini ayakta tutan en önemli şey gastronomik etkenlerdir. Yani beslenme şeklimizdir. Yediğimiz yiyecekler ve gıdalar bizim bağışıklık sistemine yön vermektedir. Yanlış beslenme ve bağışıklık sisteminin zayıflığı birçok hastalığın temel nedenidir. Mesela Probiyotik besin alımı sindirim sisteminin zararlı etkenlere karşı korunma ve savunma sistemini geliştirir. Hastalandığında ise, bu hastalığın çok da şiddetli seyretmemesini sağlamak için," bol sıvı tüketmenin, günlük en az 2 litre su içilmesinin de bağışıklık sistemine katkısı olmaktadır. Tütün ve tütün mamulleri ve aşırı alkol tüketimi bağışıklık sistemine zarar vermektedir. İşlenmiş ya da rafine şeker ile hazırlanmış gıdalar tüketmek yerine vücuda faydalı, besleyici ve dengeli bir beslenme programı genel sağlığımızı ve bağışıklık sistemimizi güçlendirmede çok daha etkili ve faydalı olacaktır. Düzenli gece uykusu, egzersiz yapmak, stresten olabildiğince uzak durmak ve paniğe kapılmamak bağışıklık sistemini güçlendirmektedir.

Corona Virüs (Covid-19) Yiyeceklerden Bulaşır mı?

Şu ana kadar yaşanan vakalarda ya da yapılan bilimsel araştırmalarda bu virüsün yiyeceklerden bulaştığına dair böyle bir bulguya rastlanmamıştır.

yiyecek-1

Bağışıklık Sistemini Güçlendirmek İçin Hangi Besinler Tüketilmeli? 

Bu virüsten korunmak için nasıl beslenmeliyiz? Soruları bugünlerde en önemli gündem konularımız arasına girdi. Hâlbuki biz sürekli bu konularda yazılar yazıyor ve sağlıklı beslenmenin çok önemli olduğunu altını çizmeye çalışıyorduk. Virüsler olmadan öncede sağlıklı beslenme konularına dikkat etmek ve hayatımızı buna göre düzenlemek gerekir diye düşünüyorum. Ülkemizdeki Corona Virüs vakasının 5’e çıkmasının ardından halkımız bağışıklığı güçlendirmek için hangi besinleri tüketmeliyiz arayışına girmeye başladı. Bence bunun en net ve kesin yolu yeterli ve dengeli beslenmedir. Sürekli olarak ekranlarda bol proteinle beslenilmesi gerektiği söyleniyor. Bağışıklığı güçlendirmek için sadece proteinle beslenmek yetmez. Bağışıklığı güçlendiren antioksidanları, vitaminleri, mineralleri, baharatları, mevsiminde olan sebzeleri, meyveleri, tam tahıllıları, her zamankinden daha düzenli bir şekilde yiyip içmemiz gerekiyor. Hatta market ya da semt pazarlarından alınan meyve ve sebzeleri suyun altına şöyle bir tutup yemek yerine sirkeli ya da karbonatlı suda bir süre bekletip ardından akan suyun altında güzelce yıkayarak yememiz lazım. 

Tek Tip Beslenme Modeli Yanlıştır 

Bağışıklık sistemimiz nasıl güçlü olsun ve bizi virüslere karşı korusun? Bu soruya verilecek en güzel cevap, yukarıda dediğimiz gibi, bağışıklık sistemimizi güçlü kılan en önemli faktörlerin başında yeterli ve dengeli beslenme gelmektedir. Tek tip beslenme modeli yanlıştır ve birçok önemli besin öğesini eksik almamız anlamına gelir. Beslenme şeklimizin dengeli, vitamin ve mineraller yönünden zengin olması, zararlı mikroorganizmalara karşı kalkan görevi üstlenen bağışıklık sistemimiz için çok önemlidir. Dolayısıyla bağışıklık sistemini koruyarak savunma sağlayan antioksidanlar olan A, C, E, D vitaminleri, selenyum, çinko, demir gibi vitamin ve mineralleri içeren besinlerin yeterince alınması gereklidir. En etkili protein kaynaklarımızdan hayvansal ürünler, sakatat, süt ürünleri, deniz ürünleri, yumurta, bitkisel besinlerden bakliyat ve kuruyemişler, Antioksidan deposu koyu kırmızı, mor, siyah renkli sebze ve meyveler, Sülfür zengini sebzeler, hepsi bağışıklık sistemi için gerekli olan besinlerdir.  

Karbonhidrat olan saf şeker ve şekerli besinler yerine kepekli ekmek, makarna, bulgur gibi tam tahıl ürünlerinin tüketilmesine özen gösterilmelidir. Enerjisi yüksek hamur tatlıları yerine sütlü tatlılar, meyve tatlıları tercih edilmelidir. Katı margarinden kaçınılmalı, hafif ve zeytinyağlı yemekler,  yağlı etlerden yapılan sulu yemekler tüketilmemelidir. Balıkta bulunan D vitamini omega 3, beyin fonksiyonlarının gelişimi için gereklidir ve bolca tüketilmelidir. E vitamini de bağışıklık sistemini güçlendirmektedir. Yeşil yapraklı sebzeler, kuru baklagiller ve fındık, ceviz gibi yağlı tohumlarda bolca bulunmaktadır. Günlük olarak mevsimine uygun sebze, 30 gr fındık veya 30 gr ceviz ve haftada 2-3 defa mercimek, kuru fasulye, nohut tüketilmelidir. Bağışıklık sistemini güçlendirici özelliği olan A ve C vitamini gibi antioksidan vitaminlerden zengin, havuç, brokoli, kabak, lahana, karnabahar, maydanoz gibi sebzelerin yanı sıra kış aylarında bolca bulunan portakal, mandalina, elma gibi meyvelerin tüketimi önemlidir. 

Bağışıklık Sistemini Güçlendiren Sağlıklı Beslenme Ürünlerimizin Bir Kısmı

Antioksidan Çorbalar

Sebze çorbaları, ilik çorbaları, Kellepaça ve işkembe çorbaları vs. Sarmısaklı, sirkeli bol baharatlı şekilde tüketilmesi bağışıklık sistemini güçlendirmektedir.

Turunçgiller

Turunçgiller güçlü antioksidan etkiye sahip C vitaminin önemli bir kaynağıdır. İçeriklerindeki A vitamini ile vücut direncini arttırarak soğuk algınlıklarına karşı koruyucu etki göstermektedir.

Tam Tahıllar

Vücudun savunma sistemini güçlendirirler. Tam tahıllı ürünler; kolon, karaciğer, göğüs kanseri, cilt hastalıkları, Alzheimer ve artrit savaşçısıdır. B vitamini ve posadan zengindirler. 

Badem, ceviz, fındık

İçerdikleri E ve A vitaminleri antioksidan aktiviteyi güçlendirir. flavonoid içerikleri sayesinde bağışıklık sistemini güçlendirerek soğuk algınlığına karşı koruma sağlarlar. 

Böğürtlen

Meyvenin içeriğindeki antosiyanidin ve elastin, vücudu kanser hücrelerinin oluşumuna karşı korurken, mevcut enfeksiyon durumlarında bağışıklık hücrelerini güçlendirir.

Domates

Mevsiminde tüketmek şartıyla, domatesin içeriğindeki likopin; prostat, akciğer, kolon ve göğüs kanserinin tedavisinde de etkilidir. Domatesin içeriğinde bağışıklık sistemini güçlendiren glutatyon da bulunuyor.

Kırmızı Üzüm

Kırmızı üzümün içeriğindeki resveratrol ve quarcetin, serbest radikalleri uzaklaştırarak damarların sertleşme ve tıkanmasını engelleyen en güçlü antioksidanlardan biridir.

yiyecek-2

Yeşil Çay

İçinde bulunan Tanin flavonoidi Kalp krizi, damar sertliği ve birçok kanser çeşidine karşı koruyor 

Kırmızı Erik

Kırmızı erik, içindeki serbest radikalleri absorbe edebilme oranı en yüksek besindir. Bu özellik sayesinde dejeneratif hastalıklar ve kanser gibi serbest radikal hasarına bağlı hastalıklarla mücadele ediyor. 

Havuç

Havuç ve turuncu renkli meyve-sebzeler; betakaroten bakımından zengindir. Betakaroten, özellikle kanser hücreleriyle savaşta etkin rol oynuyor ve artrit oluşumunu yüzde 70'lere varan oranda engelliyor. 

Nar

Nar, yüksek lif ve düşük kalori içeriğiyle ana veya ara öğünlerde tercih edilebileceğiniz antioksidan deposu bir meyvedir

Yoğurt ve kefir

Probiyotik kaynaklardan olan yoğurt ve kefirin düzenli tüketimi bağırsak florasını ve bağışıklık sistemini güçlendirerek soğuk algınlığına karşı koruma sağlıyor. 

Ispanak

Ispanak içeriğinde bulunan A, C vitamini ve demir sayesinde antioksidan besinler bağışıklık sistemini güçlendiriyor.

Karnabahar

Karnabahar glukozinolat ve izotiyosiyanat içeriğiyle güçlü antioksidan besinler arasında yer alıyor. Aynı zamanda içeriğindeki karotenoid ve flavonoid de bazı kanser türlerine karşı koruyucu oluyor ve bağışıklık sistemini güçlendiriyor. 

Sarımsak

C vitamini, selenyum, potasyum ve kalsiyumdan zengin sarımsaktaki ana aktif bileşen olan allisin bağışıklık hücrelerini güçlendiriyor

Pancar

A vitamini, C vitamini, beta-karoten, folat ve çinkodan zengin olan pancar, bağışıklık sistemini güçlendirerek soğuk algınlıklarına karşı koruyucu etki gösteriyor. 

Balkabağı

İçeriğindeki beta-karoten güçlü bir antioksidan olup, zararlı maddeleri etkisiz hale getirerek vücut hücrelerini koruyor. A vitamini, C vitamini, E vitamini, folat ve demir içeriğiyle bağışıklık sistemini güçlendirerek soğuk algınlığına karşı koruyucu etki gösteriyor. Lif içeriğinin yüksek olması sayesinde bağırsakları çalıştırıyor, kabızlığı önleyerek uzun süre tokluk sağlıyor.

Ihlamur

İçeriğindeki fitokimyasallar ve flavonoidler sayesinde bağışıklık sistemini destekleyerek vücut direncini arttırıyor. Enfeksiyon sırasında artan sıvı ihtiyacını karşılıyor. 

Peki, ama vücudumuza Corona Virüs (Covid-19)  girmişse bunu nasıl anlayabiliriz? İşte Corona virüsün en sık rastlanan belirtileri şöyle:

• Kuru öksürük

• Yüksek ateş

• Nefes darlığı

• Halsizlik

• Boğaz ağrısı

• Burun akıntısı

• Eklemlerde ağrı

• Zatürre belirtileri

• İshal ve bulantı

• İştahsızlık

• Denge sorunları

yiyecek-3

Bu belirtilerden biri veya birkaçı varsa, Corona Virüs (Covid-19) ün size de bulaştığını düşünüyorsanız mutlaka ilgililerle iletişime geçin, CORONA VİRÜSÜ DANIŞMA HATTI ALO 184 ‘ü arayın. 

Corona Virüs (Covid-19) ten Nasıl Korunabiliriz.

Dünya Sağlık Örgütü ve uzman doktorlar tarafından Corona Virüs (Covid-19) ten korunmak için genel olarak yapabileceklerimiz şöyle sıralanıyor:

• Var olabilecek virüslerden kurtulmak için ellerinizi sık sık yıkamalısınız. Yıkama süresinin ise en az 20 saniye olmasına özen göstermelisiniz.

• Ellerinizi ne kadar sıklıkla yıkarsanız yıkayın, mümkün olduğunca yüzünüze, gözünüze, burnunuza değdirmemeye çalışmalısınız. Eller birçok yere temas ettiği için kısa sürede virüsleri alabilir ve yüzünüze değdirdiğiniz takdirde kısa sürede virüslerin solunum yollarına taşınmasına neden olabilirsiniz.

• Kalabalık ortamlardan olabildiğince uzak durmalısınız. Özellikle çevrenizde hapşıran, öksüren birileri varsa aranızda en az 1 metre mesafe olmasına dikkat etmelisiniz.

• Bu dönemde tokalaşma, sarılma gibi yakın temas gerektiren hareketlerden kaçınmalısınız.

• Hem kişisel hijyeniniz hem de ev temizliği için dezenfektanlardan da destek almalısınız. Özellikle alkol oranı yüksek ve mendil yerine sprey şeklinde kullanabileceklerinize öncelik verebilirsiniz.

• Bağışıklık sisteminizin güçlü kalmasını sağlamak için aile hekiminiz başta olmak üzere doktorlarınızın önerilerini mutlaka uygulamalı, stres ve panikten olabildiğince uzaklaşmalısınız.

• Öksürmeye ya da hapşırmaya ihtiyacınız olduğunda da çevrenizdeki insanlardan olabildiğince uzaklaşmalı ve kolunuzla ağzınızı kapatarak ya da tek kullanımlık steril peçeteler kullanarak öksürmeli/hapşırmalısınız.

• Ateş, öksürük ve nefes darlığı çekiyorsanız erken tıbbi yardım almalısınız. Kendinizi iyi hissetmiyorsanız evinizde kalmalı, mümkünse ev ahalisinden de uzak durarak hemen yerel sağlık kurumunuzla telefon vasıtasıyla iletişime geçmeli ve size verilen talimatlar doğrultusunda hareket etmelisiniz.

Hep bahsediyorum” Sağlıklı Beslenme” tıbbi bir vakıadır diye.  Bu makalemin de “bağışıklık sisteminin besinlerle desteklenmesi bir zorunluluktur” açısından değerlendirilmesini rica ediyorum. 



ABONE OL