SON DAKİKA
Turizm Pazar 13 Temmuz 2025 02:57

LİTTLE HAVANA

Hava mis gibi. Gökyüzü masmavi. Tek bir bulut bile yok. Uzaktan denizin yosunla tuz karışımı kokusu geliyor. Yaşadığım görüntü ve koku benim en sevdiklerimin başında geliyor. Bu hafta sizi çok uzaklara götürmek istiyorum, başka bir kıtaya. Gelin birlikte Amerika Birleşik Devletleri'nde Miami kentinin çok özel bir mahallesine, Little Havana'ya gidelim

Little Havana

Deniz DİKMEN

Little Havana Miami Beach’e 8 mil uzaklıkta yaklaşık 15 dakika da varılabiliyorsunuz. Bu çok özel mahallenin kuzeyinden Miami Nehiri, güneyinden ise Coral Yolu geçiyor ve semt ismini Küba’nın başkenti Havana’dan alıyor.

Bu semte geldiğinizde mahallenin en önemli caddesi olan 8’inci Cadde anlamına gelen Calle Ocho’yu göreceksiniz ve kendinizi gerçekten Küba’ya gelmiş gibi hissedeceksiniz. Little Havana semtinde oturan yaklaşık 80 bin bölge sakini kendilerini Küba göçmeni olarak adlandırıyorlar. Amerikan vatandaşından çok Küba’dan 1960 lı yıllarından bu yana sürgüne gelmiş olarak hissediyorlar kendilerini. Bu semt Amerika’da yaşayan tüm Kübalıların sosyal, kültürel ve siyasi merkezi sayılıyor ve semt halkı Küba’daki rejim ile her türlü iletişimi red ediyor. Kübalıların yanı sıra Orta ve Güney Amerika’dan gelen göçmenler de bu bölgede yaşıyorlar.

Biz de Amerika’daki bir seyahatimiz esnasında Miami gelince Little Havana’yı merak edip bu özel semti ziyaret ediyoruz. Bir yandan da çok heyecanlıyım çünkü epeyce uzun bir süre önce Küba’ya gidip bu muhteşem adayı baştan aşağı gezmiştim ve doğasına, insanlarına, yaşam tarzlarına, mimarisine ve ambiyansına bayılmıştım. O dönem Küba’da henüz Fidel Castro rejimin başındaydı. Küba’yı çok sevdiğimiz için ufak tefek Küba’nın izlerini bile burada görsek çok mutlu olacağımızı biliyorumdum.

Calle Ocho’da (8inci Cadde’de) aracımızdan iniyoruz ve bu tatlı semtin sokaklarını gezmeye başlıyoruz. Daha Little Havana’ya iner inmez Küba’nın purolarını, guayabera denilen önü pileli yerel yazlık erkek gömleklerini, her yerde karşımıza çıkan canlı salsa müziklerini, Küba’nın tatlı ve tuzlu puf börekleri olan pastelito de guayabalarını ve cafe con leche kokusunu hayal etmeye başlıyorum. Ne güzel bir kültür bu.

havana-2

İlk göçmenlerin gelişi

İlk göçmenler bir zamanlar Yahudi mahallesi olan bu semte 1960’larda Küba’dan kaçarak ufak ufak yerleşmeye başlamışlar.  1970’lere gelindiğinde semt tamamen küçük Havana’ya dönüşmüş ve sokaklarda çoktan Küba’nın ezgileri çalmaya başlamış.

Little Havana’nın sokaklarında her yer rengarenk ve Küba’nın izlerini, sembollerini taşıyor. Restoranlar, barlar, dükkanlar Küba’nın dilini konuşuyor. Little Havana için kokusu puroya benzer, tadı Küba kahvesi ve sesi de davul gibidir derler. Gerçekten de öyle. İlk Little Havana’ya geldiğinizde burası size biraz klişe bir lokasyon gibi gelse de semtin içine girdikçe ve semti yaşadıkça Küba’ya ait çok güzel çizgiler yakalıyorsunuz. Bir gün giderseniz, bu semtin derinlerde yatan o güzel, ince ruhunu keşfedeceğinizi düşünüyorum. 

İnsanlar Little Havana’da güne yerel bir kahve ile başlar. Biz de öyle yapıp o güzelim küçük kafelerden birinde kendimize yerel bir kahve söylüyoruz. Dileyenler için kahvenin yanında yerel tatlılar da var. Semtin en iyi kahvecilerinden bir tanesi La Colada Gourmet’de gerçek Küba kahvesinin çekirdeklerinden kahve yapıldığı rivayet ediliyor. Biliyorsunuz bu kahvelerin yetiştiği Kübadaki yer UNESCO Dünya Mirası olarak kabul ediliyor. Calle Ocho Caddesi restoran ve barların yanı sıra çok sayıda sanat galerisine ve art stüdyolarına da ev sahipliği yapıyor. Bu nedenle bölge aynı zamanda Küba sanatının merkezi sayılır. Futurama, Latin Art Core, Molina Fine Art ve Augustin Gainza gibi sanat galerilerini ziyaret edip bir çok Küba temalı eseri görebilirsiniz.

Little Havana sokaklarını gezerken elbette puro dükkanlarına da denk geliyorsunuz. Dükkanın içinde iki Kübalı beyefendi bir yandan satış yapıp bir yandan da puro sarıyorlar. Bu manzara ister istemez beni seneler evvelki Küba seyahatime götürüyor. Orda değişik kentlerde tarihi puro üreticilerine gitmiştik ve eski usul puroların yerliler tarafından nasıl sarıldığını ve dünyaya nasıl satıldığını görmüştük. O dönem gördüğümüz manzaralar bizi zaman tünelinden geçirmiş ve eski tarih kitaplarından bir sayfa gibi gelmişti. Günümüzde Küba’da bu tarihi puro üretim merkezleri hala eskisi gibi yerli yerinde duruyor mu acaba?

Little Havana’da El Titan de Bronze, Cuba Cigar Co.ve Cigar Boutique of Little Havana semtin ikonik puro dükkanları haline gelmişler bile.

havana-4

Sandviç için Sanguich de Miami

Öğle vakti burnumuza da değişik kokular gelince karnımız acıkıyor. Bölgeyi gezerken görüyoruz o kadar çok yemek seçeneği var ki. Örneğin bir Küba Sandviç tatmak isterseniz Sanguich de Miami’ye gidebilirsiniz. Küçük bir dükkan olmasına rağmen buranın yerel Sandviç pek methedilir. Kuşkusuz Little Havana Miami’nin en iyi Küba restoranlarına ev sahipliği yapıyor. Aynı zamanda burada harika Nikaragua ve Meksika mutfağına sahip restoranlarda var.

Eğer Pazar yerlerini gezmeyi seviyorsanız Los Pinarenos Fruteria açık hava meyve pazarına da gidebilirsiniz. 1963 yılından bu yana bir Kübalı aile tarafından işletilen bu pazara geldiğinizde de kendinizi Küba’ya gelmiş gibi hissedebilirsiniz.  Bu pazar yerinde taze meyve, sebze, taze meyve suları ve kahve bulabilirsiniz. Burada servis edilen şeker kamışı suyu da beni ister istemez gene Küba Adası’na götürüyor. Büyük şeker kamışı çiftliklerine gidip oradaki muazzam çiftlik evlerinde serinlemek için birer şeker kamışı suyu içmiştik. 

Dilerseniz Los Pinarenos de Fruteria pazarında ‘ Guarapo ’ diye adlandırılan ve taze şeker kamışı suyu, limon ve zencefilden yapılan yerel içeceği de tadabilirsiniz.

Little Havana sokaklarını gezerken mutlaka uğramanız gereken bir yerde meşhur Maximo Gomez veya namı-diğer Domino Parkı. Her gün yerel halk bu parkta buluşup kahve içiyor, domino oynuyor, puro içiyor, sosyalleşiyor ve eski günlerini yad ediyor. Bölgede bunun gibi bir çok park ve kilise bulunuyor.

Little Havana’da ayrıca bir Art Deco binasında konumlanan tarihi Tower Tiyatrosu’na da denk geleceksiniz. 1926 yapımı bu tiyatro Miami’nin en eski kültürel değerlerinden bir tanesi.

Zamanla tiyatro programını yerel halka uygun hale getirmiş olsa da ve İngilizcenin yanı sıra eserleri İspanyolca olarak sergilese de tiyatro 1984 yılında kapanmak durumunda kalmış. Bina bir okula devredilmiş. 2011 yılında USA Today tarafından Tower Tiyatrosu Amerika’nın en iyi görkemli film izleme salonları kategorisinde ilk 10 a girmeyi başarmış ve ikonik yapısını bugüne kadar koruyor.

havana-3

Kültürel aktiviteler

Kültürel aktiviteleri seviyorsanız Little Havana’da her yıl Mart ayında Calle Ocho Festivali kutlanır. Bu festivale yaklaşık 1 milyon ziyaretçi ücretsiz olarak katılım sağlar ve dünyanın en büyük sokak festivallerinden bir tanesi olarak görülür. 

Dünyanın her yerinden, ama özellikle Kolombiya, Nikaragua, Porto Riko, Kosta Rika gibi Orta Amerika ülkelerinden ama aynı zamanda İrlanda gibi ülkelerden gelen ziyaretçileri çok farklı etnik grupların mensuplarıdır. Festival boyunca her yerde Reggae, Salsa, Bachata, Merngue gibi Latin kökenli müziklerin sesi yankılanır.

Sokak sokak restoranları, barları, puro dükkanları, sanat galerileri, hediyelik eşya satan o harika dekore edilmiş butikleri, her yeri geziyoruz. Arka fonda öğleden sonra birileri latin müzikleri çalmaya başlıyor. Ne güzel bir ambiyans.

Akşam saatlerinde ise her yer neşeleniyor. Canlı müzikler çalıyor ve danslar ediliyor. Aynı Küba’daki gibi.

Little Havana benim için biraz hüzün de kokuyor. 1960 lı yıllardan bu yana burada yaşayan insanlar evlerini, ülkelerini terk edip Miami’ye gelmişler. Ne kadar alışmaya çalışsalar da  o eski kültürlerinden vazgeçememişler. Tam tersi,  Little Havana’da eski vatan topraklarındaki günlerini yaşamaya ve kültürlerini yaşatmaya devam etmeye çalışmışlar. Bu nedenle kanımca Little Havana’da aynı zamanda özlem var, hüzün var, eski vatana ve yaşama olan bir hasret var.

Miami’ye zamanında göç eden Kübalılar Castro’nun ölmesini ve rejimin yıkılmasını beklemişler. Sadece geçici olarak Miami’de barınacaklarını düşünmüş olsalar da Küba’ya hiç dönememişler. Fidel Castro uzun yıllar yaşamaya devam etti ve 2016 yılında yani göçlerin neredeyse 50 yıl ardından vefat etti. Rejim de hemen öyle yıkılmadı. Kardeşi Raul Castro yönetimi devraldı. Amerika’ya kaçan Kübalılar da bir daha dönmemişler. 

havana-5

Korumaya alındı

Güzel bir restoranda leziz empanadalarımızı yiyip kahvelerimizi yudumluyoruz. Bir yandan da Domino Park’taki insanların ve puro dükkanında puro saran insanların yüzleri gözümün önünden geçiyor. 

Dileğim o ki Allah kimseyi vatanından, toprağından ayırmasın ve daima kendi coğrafyasında, kendi kültüründe ve toplumunda mutlu bir şekilde yaşamayı nasip etsin. Bunun ne kadar büyük bir mutluluk olduğunu yaşamayanlar bilemez.

2017 yılında Little Havana bölgesi eşsiz kültürel ve tarihi miras olarak Amerika’daki Ulusal Tarihi Koruma Vakfı tarafından korumaya alındı.

Umarım bir gün siz de gidersiniz ve o eğlenceli kültürü yerinde tadarsınız. 

havana-1
ABONE OL