QNB Sigorta Genel Müdürü Pınar Kuriş, Türkiye’nin bu dönemi “sigortacılık açısından kritik bir eşik” olarak tanımlıyor.

Kuriş, 2040 yılında nüfusun yüzde 16,3’ünün 65 yaş üstü olacağının öngörüldüğünü belirterek, “Bu gerçek, sigorta matematiğini yeniden yazma gerekliliği yaratıyor. Japonya’nın 1990’larda yaşadığı demografik dönüşümü bugün biz yaşıyoruz. Bu durum, sigortacılık için hem büyük bir meydan okuma hem de nesiller arası risk paylaşımı açısından yeni fırsatlar doğuruyor” ifadelerini kullandı.

Türkiye’de ölüm nedenlerinin üçte birini dolaşım sistemi hastalıklarının oluşturduğunu hatırlatan Kuriş, önleyici sağlık hizmetlerinin önemine dikkat çekti. “Biz sigortacılığı yalnızca hastalık sonrası finansal destek sağlayan bir sistem olarak görmüyoruz. Hedefimiz, bireylerin hastalanmadan önce sağlığını korumak. Bu nedenle tarama programları, check-up paketleri ve önleyici çözümleri ürünlerimize entegre ediyoruz” dedi.

Yaşlanan nüfusun getirdiği uzun süreli bakım ihtiyacına da değinen Kuriş, Türkiye’de bu alandaki sigorta eksikliğine dikkat çekti. “Sigortacılığın geleceği yalnızca tedaviye değil, sağlıklı yaşamı teşvik eden, aile yapısındaki değişime uyum sağlayan kapsayıcı bir sisteme dayanacak” değerlendirmesinde bulundu.

Dijitalleşmenin sağlık sigortasında yeni bir sayfa açtığını belirten Kuriş, mobil sağlık hizmetleri, dijital asistanlar ve davranış temelli poliçelerin geleceğin yapı taşları olacağını söyledi.