Dolar $
32.58
%0.2 0.06
Euro €
35.01
%0.09 0.03
Sterlin £
40.8
%0.01 0
Çeyrek Altın
4010.42
%0.46 17.99
SON DAKİKA
İŞ DÜNYASI Cuma 27 Ağustos 2021 02:17

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK İÇİN AR-GE'YE YATIRIM ŞART

"Küresel rekabette öne çıkabilmek için ihtiyacımız olan en önemli şey bilim" diyen İKMİB Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister, "Ülkemizin çok daha fazla katma değerli ürün üretme kabiliyetini ancak nitelikli Ar-Ge faaliyeti ve desteği ile geliştirebiliriz" diye konuştu.

Sürdürülebilirlik için  AR-GE'ye yatırım şart

Gökhan ÖZ 

İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister, kimya sektöründeki lojistik ve hammadde arzı sıkıntılarına rağmen haziran ayında 2,3 milyar dolarlık ihracatın şimdiye kadar gerçekleştirilen en yüksek ihracat rakamı olduğunu söyledi. Bu yılı hedeflerin çok üstünde bir rakamla (yaklaşık 22 milyar dolar) ile tamamlayacaklarını belirten Pelister, sektörün dışa bağımlılığından kurtuluşunun formülünü, en fazla ihracat yaptığımız ürün ile ülkeleri ve  kimya sektörüne yüksek katma değerli ürün üretimini desteleyecek Kimya Teknoloji Merkezi projesini anlattı.

En çok ihracat Hollanda, Almanya, İtalya

Türkiye kimya sektöründe en çok ihracat yapılan ürün grupları neler? Dünyada en çok hangi ülkelere hangi stratejik ürünleri ihraç ediyoruz?

Kimya sektöründe bu yıl ilk yedi aylık dönemde en çok ihraç yapılan ürün grupları sırasıyla 4,9 milyar dolar ve yüzde 43,58 artış ile “plastikler ve mamulleri”, 2,9 milyar dolar ve yüzde 60,99 artış ile “mineral yakıtlar, mineral yağlar ve ürünler”, 1,1 milyar dolar ve yüzde 30,61 artış ile “anorganik kimyasallar”, 862,4 milyon dolar ve yüzde 41,90 artış ile “kauçuk, kauçuk eşya”, 783,2 milyon dolar ve yüzde 17,85 artışla “eczacılık ürünleri” olarak ilk 5’te yer alıyor.  Eczacılık ürünleri grubunu, “uçucu yağlar, kozmetikler ve sabun”, “boya, vernik, mürekkep ve müstahzarları”, “muhtelif kimyasal maddeler”, “organik kimyasallar”, “yıkama müstahzarları”, “gübreler”, “yapıştırıcılar, tutkallar, enzimler”, “barut, patlayıcı maddeler ve türevleri”, “fotoğrafçılık ve sinemacılıkta kullanılan ürünler”, “gliserin, bitkisel mamuller, degra, yağlı maddeler” ve “işlenmiş amyant ve karışımları, mamulleri” ürün grupları takip ediyor. Bu yıl ilk yedi aylık dönemde plastikler ve mamulleri ürün grubunda ilk üçte Almanya, İngiltere ve Irak yer alırken, mineral yakıtlar, mineral yağlar ve ürünler grubunda; Hollanda, Lübnan ve Yunanistan, anorganik kimyasallar grubunda; Çin, ABD ve İspanya, kauçuk, kauçuk eşya grubunda; Almanya, ABD ve İtalya, eczacılık ürünleri grubunda ise Azerbaycan-Nahçıvan, Irak ve İran ülkeleri ilk üçte yer alıyor.

En çok ihracat yaptığımız ülkelere baktığımızda Hollanda, Almanya, İtalya, ABD, Irak, Yunanistan, İspanya, İngiltere, Belçika ve Romanya’nın yer aldığını görüyoruz. Hollanda’ya en çok mineral yakıtlar, mineral yağlar ve ürünler, plastikler ve mamulleri, anorganik kimyasallar ihraç ederken, Almanya’ya sırasıyla en çok plastikler ve mamulleri, kauçuk, kauçuk eşya, eczacılık ürünleri ihraç ediyoruz. İtalya’ya en çok plastikler ve mamulleri, mineral yakıtlar, mineral yağlar ve ürünler ile organik kimyasallar ihraç ediyoruz. ABD’ye en çok plastikler ve mamulleri, mineral yakıtlar, mineral yağlar ve ürünler ile anorganik kimyasallar ihraç ediyoruz. Irak’a ise yine ilk sırada plastikler ve mamulleri, uçucu yağlar, kozmetikler ve sabun ile yıkama müstahzarları olmak üzere en çok ihraç ettiğimiz ürün grupları arasında ilk üç olarak sıralanıyor.

Bu yılı 22 milyar dolarla tamamlayacağız

Kimya sektörü, küresel tedarik zinciri sıkıntıları, lojistik sorunlar ve ham madde arzı sıkıntılarına rağmen istediği noktada mı, sektör olarak ihracatta 2021 yılı sonu hedefiniz nedir?

2020 yılında ihracatımızda pandeminin etkisi ile 2019 yılına göre yüzde 11,3’lük bir düşüş olmuştu. 2021 yılı için 20,6 milyar dolarlık ihracat hedefi belirlemiştik. Ancak sektörümüzün lojistik ve hammadde arzı sıkıntılarına rağmen gösterdiği büyük çaba ile ihracatımız artmaya devam etti. Mart ayı itibariyle aylık bazda yeni rekorlara imza attık. Haziran ayında gerçekleştirdiğimiz 2,3 milyar dolarlık ihracat şimdiye kadar gerçekleştirdiğimiz en yüksek ihracat rakamı oldu. Temmuzda geçen seneye kıyasla ihracatımız yüzde 21,44 arttı. İlk yedi aylık ihracatımız ise yüzde 37,16 artışla 13,9 milyar dolara ulaştı. Bu yılı hedefimizin çok üstünde bir rakam, yaklaşık 22 milyar dolar ile tamamlayacağımızı öngörüyoruz. 

103 ürünün 98’i hamle programına alındı

Kimya sektörü ham madde bakımından yüzde 70 dışa bağımlı bir sektör. Kimya sektörünü bu dışa bağımlılıktan kurtulması ve yerli ve milli olması için hangi yatırımları yapması gerekli.  Hangi öncelikli ürünleri yerlileştirirsek Türk Kimya sanayisine katma değer katarız? 

Kimya sektörümüz hammadde bakımından yüzde 70 dışa bağımlı bir sektör. Bu oran plastikler ve mamullerinde yüzde 82’lere çıkıyor. Bildiğiniz gibi Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız şubat ayında Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi programında güncelleme yaparak öncelikli ürünler listesine kimya sektörünü de ekledi ve bu listeyi yayınladı. Biz de İKMİB olarak uzun bir emek ve uğraş sonucu sektörde ithalatı frenleyecek ve cari açığın azalmasına katkı sağlayacak Türk Kimya Sektörü Yatırım Öncelikli Ürünler Raporunu hazırlamış ve ocak ayında da kamuoyu ile paylaşmıştık. Raporumuzda kimya alanında ithalat değeri 50 milyon dolar üzerinde olan ve en fazla ithal edilen 157 ürün kategorisini mercek altına alarak, yerli üretim hamlesi bekleyen 103 stratejik ürün alanını belirledik. Raporumuzda yer alan ve ülkemizde üretilmesi uygun olan 103 ürünün 98’i hamle programına alındı. Bizim için gurur verici bir sonuç oldu. 

Raporumuzda mercek altına aldığımız bu öncelikli ürünlerin önemli bir kısmı sektörümüzün hammadde ve ara mamul girdisi olarak karşımıza çıkıyor. Bu 103 ürün grubundan ithalat değeri en yüksek olan ilk 10 ürün grubunda polipropilen, dozlandırılmış-ambalajlanmış ilaçlar ve bağışıklık ürünleri, tereflatik asit, üre, polietilen, pvc polivinil klorür, özel işleme tabi tutalacak hafif yağlar ve müstahzarları, kan ürünleri ve bu sayılan ürünlerin çeşitleri gibi ithalat bedeli yüksek hammadde ve ara mamuller bulunuyor.  Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı Sağlık ve Kimya Ürünleri’nde başvurular 13 Eylül’e kadar devam edecek. Sağlık ve kimya ürünleri çağrısı kapsamında 421 ürün ve 16 başlık altında 80 yenilikçi teknoloji alanının desteklenmesi hedefleniyor. Program yatırımcılar için önemli teşvik ve destekler sunuyor. Yatırımcılarımızın bu fırsatı değerlendirmelerini ve proje başvurularını yapmalarını öneriyoruz. Projelerin bir an evvel hayata geçirilmesini umuyoruz. 

Kimya Teknoloji Merkezi’nde yol kat ettik

Kimya sektörü dediğimiz zaman dünya ticaretinin yüzde 25’ini oluşturuyor. Bizdeki payı yüzde 12,5 civarında. Bu payı artırmamız için AR-GE anlamında nasıl yatırımlara yönelmeliyiz? Küresel rekabette öne çıkabilmek için ihtiyacımız olan en önemli şey bilim ve bilimde kat edeceğimiz yol olacak. Sermaye ve teknoloji yoğun bir sektör olan kimya sektörümüz sürdürülebilir ekonomik kalkınmayı ancak yüksek katma değerli ve teknolojisi yüksek yatırımlarla sağlayabilir. Bu sebeple Ar-Ge bizim sektörümüz için çok daha önemli bir ihtiyaç. Biz Ar-Ge’yi yalnızca bir yeniliğin ya da yeni bir icadın ortaya çıkarılması şeklinde değil, o yeniliğin ticarileşmesi, katma değer yaratması, bütün olarak ekonomik ve sosyal hayatımıza anlam katması diye değerlendiriyoruz. Ülkemizin çok daha fazla katma değerli ürün üretme kabiliyetini de ancak nitelikli Ar-Ge faaliyeti ve desteği ile geliştirebiliriz. Bu sebeple İKMİB olarak 2011 yılından bu yana her sene düzenli olarak gerçekleştirdiğimiz Kimya Ar-Ge Proje Pazarı yarışması, Ar-Ge’ye verdiğimiz desteğin en önemli göstergelerinden biri. Bununla birlikte AR-GE projeleri ve endüstriyel tasarım yarışmaları ile sektörümüze yeni ürünler, projeler kazandırıyoruz. Bununla birlikte İKMİB olarak ülkemizin geleceğinde çok önemli bir yere sahip olacağını düşündüğümüz bir projeye de start verdik. Hazırlıklarına devam ettiğimiz ve dijital kütüphanesi, referans test laboratuvar ve uluslararası sertifikasyon merkezleriyle kimya sektörümüzün Ar-Ge, inovasyon ve yüksek katma değerli ürün üretimini desteleyecek Kimya Teknoloji Merkezi projemizle ilgili çalışmalarımızda bir hayli yol kat ettik. Fizibilite çalışmalarını tamamlamak üzereyiz. Bu projemizi, İstanbul Kalkınma Ajansımızın desteğiyle hayata geçirilmesi için çalışıyoruz. 2022-2023 döneminde faaliyete geçirilmesini planlıyoruz.

9 yılda 1 milyon 756 bin TL ödül dağıttık 

Fonbulucu ile Ar-Ge Proje Pazarı organizasyonu çerçevesinde iş birliğine imza attınız. İş birliği kapsamında, İKMİB tarafından seçilecek 36 girişim yatırımcılarla buluşma şansı elde edecek. Fonbulucu ile yaptığınız bu güç birliğinden ve 36 girişimciyi hangi özellikleriyle tercih edeceğinizden kısaca bahseder misiniz?

“İlaç”, “Medikal”, “Boyalar ve Yapıştırıcılar”, “Plastik ve Kauçuk”, “Kozmetik-Sabun ve Temizlik Ürünleri” ve “Temel Kimyasallar” olmak üzere 6 kategoride başvurulabilen etkinliğimizde, geçtiğimiz 9 yılda 1100’ün üzerinde proje başvurusu aldık ve toplamda 1 milyon 756 bin TL ödül dağıttık. Ar-Ge Proje Pazarı organizasyonu çerçevesinde Türkiye’de girişimci ekosistemini güçlendirmek için önemli adımlar atan ve Türkiye’de Paya Dayalı Kitle Fonlamasını hayata geçiren ilk platform olan fonbulucu ile güçlerimizi birleştirerek önemli bir iş birliğine imza attık. İmzalanan protokolle, T.C. Ticaret Bakanlığı’mızın onayında TÜBİTAK desteğiyle 2011 yılından bu yana Birliğimiz tarafından düzenlenen Kimya Ar-Ge Proje Pazarı çerçevesinde, bu yıl başvurulan projeler arasında ön değerlendirme neticesinde finale kalan 36 girişim, yatırımcılarla buluşma şansı elde edecek ve uygun bulunmaları halinde platformda Paya Dayalı Kitle Fonlaması ile yatırım turuna çıkmak için gerekli destekleri alacaklar.  

Döngüsel ekonomiye uygun üretimler yapılmalı

KOVID-19 beraber bütün sektörlerde iş yapış modellerinde yeniliklere gitti. Kimya sektörü de bu değişimden etkilenen sektörleri arasında. Çevre dostu kimyasallar, dijitalleşme, müşteri taleplerine uygunluk kimya sektörünü belirleyen etkenler. Sizce Türk üreticisi riski en aza indirmek ve pazarda yerini koruması için neler yapmalı? 

Hammaddede ithal bağımlılığın azaltılması için yerli üretime önem verilmeli. Bununla birlikte geri dönüşüm daha önemli hale geldi. Döngüsel ekonomiye uygun üretimler yapılması büyük önem taşıyor.  İklim değişikliği, küresel ısınma, sera gazı ve karbon emisyonları günümüz dünyasının en öncelikli ele alınması gereken sorunların başında geliyor. Önümüzdeki süreçte fosil yakıt kullanımına dayalı ekonomik modelin uygulamasının, çevreye verdiği zarardan ötürü giderek azalması, alternatif üretim modellerinin ise artması bekleniyor. Bu nedenle ülkemiz de bu yöndeki gelişmeleri düşük karbonlu bir ekonomiye geçiş için fırsat olarak görebilir. Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) ve Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) en çok tartışılan konulardan biri. Sürdürülebilirlik için kimyasallar stratejisi ve özellikle REACH 2.0 ile ilgili çalışmaların Avrupa’da başladığını görüyoruz.



ABONE OL