TEKSTİLDE OLDUĞU GİBİ AYAKKABI YAN SANAYİ DE MISIR'A KAYIYOR
AYSAD Başkanı Sait Salıcı, sektörün içinde bulunduğu ekonomik çıkmaza dikkat çekti. Düşük kur, yüksek faiz ve enflasyon kıskacında kalan üreticinin ayakta durmakta zorlandığını belirten Salıcı, "Tıpkı tekstil sektöründe yaşananlar gibi, ayakkabı yan sanayide de Mısır'a ve yurt dışına kaçışlar başladı" dedi

Hakan ÖZBAY
Ayakkabı Yan Sanayi Derneği (AYSAD), mevcut ekonomik koşulların sektöre etkilerini değerlendirmek üzere bir toplantı düzenledi. 2012 yılından bu yana dernek yönetiminde gönüllülük esasıyla görev aldığını belirten AYSAD Yönetim Kurulu Başkanı Sait Salıcı, emek yoğun bir sektör olarak pandemi öncesi ve sonrası şeklinde keskin bir kırılma yaşadıklarını ifade etti.
Tekstil ile aynı kaderi paylaşıyoruz
Türkiye'deki üreticilerin "düşük kur, yüksek faiz ve enflasyon" üçgeni arasında sıkışıp kaldığını belirten Salıcı, sektörün yaşadığı tehlikeyi tekstil sektörüne benzeterek açıkladı. Salıcı, "Ayakkabı sektörü de tekstil ile maalesef aynı durumda. Konkordatolar artıyor. Korkulu rüyamız gerçek oldu. Şimdi kaçışlar başladı, üretici yurt dışına gidiyor. Bu insanların sayısı da artıyor. Burada bir gece kaybolunca, arkasında bıraktığı işçinin hakkı da gidiyor. Üreten kişi gün geçtikçe azalıyor" uyarısında bulundu.
Sektörün istihdam oranının çok yüksek olduğunun altını çizen AYSAD Başkanı, bu iş kolunun aynı zamanda bir "zanaatkarlık" gerektirdiğini ve kültürel bir önemi olduğunu vurguladı. Salıcı, "Bu sektördeki istihdam kayıpları devam ederse, biz gelecekte üretecek insan bulamayacağız. Ülkece moral ve motivasyonumuz çok düşmüş durumda, sektörümüzün de acil motivasyona ihtiyacı var" dedi.
Verilen "Nefes" kredisinin piyasadaki yangını söndürmeye yetmediğini belirten Salıcı, "Verilen 25 milyarlık kredi, parayı alıp şirkete gelene kadar eriyip, bitti. Elbette ekonomi yönetimi elinden geleni yapıyor ancak bu yeterli olmuyor" ifadelerini kullandı.
Pandemideki köpük müşteri geri gelmeyecek
Başarılı bir dönemde göreve başladıklarını ancak mevcut konjonktürün çok farklı olduğunu vurgulayan Salıcı, "Pandemi döneminde oluşan köpük müşteri artık gitti ve bir daha geri gelmeyecek. Küresel ekonomik dalgalanmalardan çok çabuk etkilenen bir yapıdayız. Geldiğimiz noktada, acilen pandemi öncesi gerçeklerimize dönmek zorundayız" şeklinde konuştu.
Sektörün global rekabetteki yerini de değerlendiren Salıcı, Çin faktörüne dikkat çekti: "Biz kendimizi emek yoğun işlere gömerken, Çin dersine çok iyi çalıştı. Çin artık dünyanın korkulu rüyası oldu; üretim kapasitesi yüksek ama pahalı bir ülke haline geldi. Ancak onlar 'değişime' değil 'dönüşüme' odaklandı. Bugün Çin'de 3500'den fazla yapay zeka şirketi kurulmuş durumda."
Ulusallaşmaya ihtiyacımız var
Sektörün kendi haline bırakılmaması gerektiğini ve acil bir yol haritasına ihtiyaç duyduklarını belirten Sait Salıcı, taleplerini şöyle sıraladı: "Ekonomi yönetiminden stratejik planlama istiyoruz. Biz üreticiler olarak umudumuzu kaybetmedik ama bir zihniyet değişikliğine ihtiyacımız var. Ucuz üretimin üretilmemesi gerektiğini savunuyoruz, katma değerli ürünler üretmeliyiz."
Küreselleşmenin yerini "ulusallaşmanın" aldığını belirten Salıcı, "Özellikle Trump'ın seçilmesinden sonra bu konu çok önemli bir hal aldı. Bizim küreselleşmeden uzaklaşıp, ulusallaşmaya ihtiyacımız var" dedi.
Başkan Salıcı, sektörün bu kritik tablosuna karşı geliştirilen 2026-2027 yıllarına yönelik acil eylem planını da detaylandırdı. Planın dört ana unsura odaklandığını belirten Salıcı, öncelikle ithal ikamesi yaratacak ve 315 milyon dolarlık açığı kapatacak yerli üretim teşviklerinin devreye alınması gerektiğini vurguladı.
Salıcı, ayrıca "İthalat Baskısına Karşı Yan Sanayinin Rekabet Gücünü Artırma Planı" kapsamında gümrük vergilerinin etkinliğinin artırılmasını ve yanıltıcı menşe beyanlarının kesin olarak kapatılmasını talep etti.
Firma açmak zorlaşmalı
Sektördeki yapısal sorunlara da değinen Salıcı, yaklaşık 10 bin firmanın bulunduğu ayakkabı yan sanayisinde yüzde 30'a varan bir kapanma oranı yaşandığını belirtti. Firma açma şartlarının kolaylığından yakınan Salıcı, "Firma açmanın kolay olmaması gerektiğini düşünüyoruz. Bir yapay zeka şirketi ile emek yoğun sektörü firmasının açılış şartları aynı olmamalı. Şartlar belirlenip o şartlara göre firmalar açılmalı. AYSAD olarak biz referanssız üye almıyoruz, çünkü standart ve disiplin kaliteyi getirir" diye konuştu.
2022'de 1,5 milyar dolarlık ihracat rakamıyla mutlu olduklarını ancak mevcut durumda kilo başı ihracatın 1 dolar olduğunu (deri ayakkabıda 25-30 dolara kadar çıkabiliyor) belirten Salıcı, "Şu an içinde bulunduğumuz durumun dip olmasını diliyoruz" şeklinde konuştu.
AYSAF Fuarı kurtuluş köprüsü olacak
Salıcı, 12-15 Kasım'da İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenecek AYSAF Fuarı'nın bu kriz ortamında bir "Kurtuluş Köprüsü" misyonu üstlendiğini belirtti.
AYSAD Başkanı, "Önümüzdeki aylar sektörümüz için bir dönüm noktası olacaktır. Ya devletimizin de desteğiyle güçlü tedbirler alarak bu krizi aşarız ya da üretim ve istihdamda geri dönülmez kayıplarla karşı karşıya kalırız. Biz, üretmek ve ihracat yapmak için AYSAF’ta gerekli iradeyi göstereceğiz" ifadeleriyle sözlerini noktaladı.