SON DAKİKA
İnşaat ve emlak Pazartesi 20 Mart 2023 02:49

SERVETİN KAYNAĞI GAYRİMENKUL

Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kamil Yılmaz, 1992-2021 yılları arasında bölgedeki inşaat faaliyetlerinin seyrini paylaştı. Yılmaz, "Dünyada servetin yüzde 50'si gayrimenkuldeyken Türkiye'de yüzde 80" dedi

Servetin kaynağı gayrimenkul

15-21 Mart tarihleri arasında İzmir’de düzenlenen “İkinci Yüzyılının İktisat Kongresi”nin dördüncü gününün sloganı “Doğaya Davet”ti. 18 Mart oturumunun içeriği, deprem sonrası şekillendi. Depremden önce de doğa merkezli bir oturum düzenlemeyi planlayan organizasyon, 6 Şubat depremlerine jeologlar ve Türkiye ekonomisi uzmanları eşliğinde geniş yer ayırdı. 

 

‘Türkiye’de servetin %80 gayrimenkul’

Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kamil Yılmaz, “Dünyada servetin yüzde 50’si gayrimenkuldeyken Türkiye’de yüzde 80. Acaba neden? Çünkü Türkiye’de servetin kaynağı gayrimenkul. Biz Türkiye’de yeni teknoloji yeni icatlar geliştirdiğimiz için daha zengin olmuyoruz.  Biz tarımsal alanları, kentsel alanlara dönüştürdüğümüz için oralara bina yapıyoruz. Dört kat imar izni veren belediye başkanlarını bir daha seçmiyoruz, 10 kat imar izni verene hemen oy veriyoruz. Bu yanlış. Kendi mezarlarımızı kendimiz hazırlıyoruz. 2004’te Türkiye topraklarının yüzde 31’i tarıma elverişliyken bugün yüzde 25,5” dedi.

 

Çok konutu olandan fazla vergi alınsın

Refah daha fazla bina, daha fazla daireden kira geliri elde ederek artmaz” diyen Yılmaz’a göre Türkiye’nin yeni yüzyılında imar rantı da vergilendirilmeli:  Fazlasıyla vergilendirilmesi gerekiyor ki biz yeni, çağdaş kentler kurabilelim. AK Parti’nin topladığı 38 milyar dolarlık deprem vergisi ne oldu bunun hesabı verilmedi.  Emlak vergisi artırılmalı, daha fazla konut sahibi olan daha fazla vergi vermeli. Konut bir ihtiyaç ancak bunun 3’ü, 5’i, 10’u vergilendirilmesi gereken bir servete dönüşüyor.

Ben servet düşmanı değilim ancak bu boyutta serveti yaptığımız zaman hep birlikte yaşadığımız kentlerde olduğunu unutmamak lazım. Kentin de bir düzenleyici kurum çerçevesinde yönetilmesi gerektiğini bilmemiz lazım.

 

Milli gelirde kayıp 19 milyar dolar

600 binin üzerinde konut yapılmasının “çok büyük bir rakam” olduğunu söyleyen Prof. Dr. Kamil Yılmaz, “Bir binanın güvenli şekilde yapılması 1 yıldan daha uzun sürebilir Biz 650 bin tanesinin yapılmasından bahsediyoruz” dedi.  Yılmaz’ın açıklamasına göre depremin yarattığı toplam zararın yaklaşık 86 milyar dolarlık kısmı doğrudan yapı ve sermaye stoğu etkisi. Milli gelir üzerindeki kayıp, yaklaşık 19 milyar dolar. 2022’nin 46 milyar dolarlık turizm gelirlerinin ise yüzde 5 ila 10 arası kaybolacağını söyleyen Yılmaz, bu zararı da 4,6 milyar dolar olarak açıkladı.

Devletin sırtına 82 milyar dolarlık bir yük binecek

Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Kamil Yılmaz, bu yükü sektörel olarak kimin taşıyacağını konuşmasında paylaştı.  “Doğrudan enkazda eşya ve taşıt kaybı olan, sigortalanmamış da olsa sigortalanmış da olsa devlet bu kaybı geri vermeyecek. Az hasarlı konutların onarımın büyük bölümünü kişiler kendileri yapacak” diyen Yılmaz, “Bunları dahil ettiğimde özel sektörün sırtına 21 milyar dolarlık yük çıkıyor. Devletin sırtında ise 82 milyar dolarlık bir yükten bahsediyoruz” değerlendirmesini yaptı.

 

İlk çeyrek büyümesini yüzde 2,5 ila yüzde 4 aşağı çekecek

Hükümetin son 18 aydır yürüttüğü para ve maliye politikaları için “akla ziyan politikalar” diyen Yılmaz, “Krizin üstüne deprem de eklendi. Bu politikaları AK Parti yeniden seçilip devam ettirirse bir darboğaza girmemiz kaçınılmaz” şeklinde konuştu. “AK Parti’nin politikaları neye dayanıyor?” sorusunu soran İktisat Profesörü, şöyle devam etti:  Tamamen yabancı sermayeyi dışlamış durumdayız. Uygulanan politikalarla kambiyo rejimini yarı kapalı kambiyo rejimine getirmiş durumdayız. İnsanlar döviz almasın diye her türlü kısıt getiriliyor şu anda. Bunu devam ettirmeleri durumunda bu maliyetleri karşılamak için kambiyo rejimini tamamen kapatmak zorundalar. Ne demek bu? 89 öncesine geri döneceğiz demek. Bu politikalarla bu deprem faturasını sürdürmemiz mümkün değil.  Bir zaman yurtdışından çektiğimiz 60-80 milyar dolar vardı. Şu anda bizim 40-50 milyar dolar üzerinde dışarıdan sermaye bulmamız lazım. Hazine ve Maliye Bakanı Suudi Arabistan’a gidiyor, bir başka bakan Birleşik Arap Emirlikleri’ne gidiyor. Bir başkası Rusya’ya gidiyor. Kapı kapı dolaşıyoruz. 3 milyar dolar o veriyor, 5 milyar dolar diğeri veriyor. Biz bununla seçime kadar devam ediyoruz. Seçim sonrası ne olacak bilmiyoruz’ dedi.

ABONE OL