Karslı 3 kadının el ele vererek turizme kazandırdığı Koşapınar köyü, yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor. Selim ilçesi Koşapınar köylülerinden Mihriban Çelik, Sevgi Kılıç ve Ayşe Beyis, yörede Doğu Ekspresi ile ivme kazanan kent turizmine alternatif olarak hem köy hayatı ile kültürünü tanıtmak hem de ziyaretçi sayısını artırarak ekonomiye katkı sunmak için ‘Çiftlik Turizmi’ projesini hayata geçirdi.

İnek sağıp at safarisi yapıyorlar  

Proje kapsamında ilk olarak köydeki 3 eski ahşap ve taş evi onarıp otantik bir mekan haline getiren kadınlar, evlerin bahçelerine de 150-200 yıllık tarım aletlerini yerleştirdi. Kentin turizmine yeni bir çalışma kazandıran girişimci kadınlar, köylerini ziyaret eden yerli ve yabancı turistlere organik köy kahvaltısı da hazırlayarak şehir hayatından uzakta güzel vakit geçirmelerini sağlıyor. Eski zamanlarda kullanılan eşyaların bulunduğu köy evlerinde nostalji yolculuğuna çıkan turistler, burada tatil yaptıkları sürede köy yaşamını birkaç günlüğüne de olsa doyasıya yaşıyor. Tatil süreçlerinde bazı turistler inek sağıp, kümesten yumurta topluyor, bazıları ise at safari yaparak keyifli zaman geçiriyor. İmkanlarıyla kısa sürede turistleri cezbeden köy, tur operatörlerinin yeni rotası haline geldi. Projeyi hayata geçiren kadınlardan Sevgi Kılıç, taş evlerin geçen yıl faaliyete girdiğini, yerli ve yabancı turistleri köylerinde ağırladıklarını söyledi. Turistlere yöresel lezzetleri de tattırdıklarını ifade eden Kılıç, “Buraya gelenler kar topu oynayıp atlarla gezi yapıyor, doğal bir yaşamda dinleniyor. Biz de köy kadınları olarak aile ekonomimize katkı sunuyoruz, kendi ayaklarımızın üzerinde duruyoruz. Ziyaretçilerimize kendi yaptığımız doğal ürünleri ikram ediyoruz. Herkesi köyümüze taş evlerimize bekliyoruz” dedi. Tur rehberi Çiğdem Düğer ise yöreye gelen turistlerin çok güzel zaman geçirdiğini anlattı. Erken kalkıp kümesten yumurta aldıklarını belirten Düğer, “İnekleri sağdık, sütü ısıtıp balla beraber içtik. Yöresel doğal hazırlanan kahvaltımızı yaptık. Misafirlerle beraber ata bindik ve ciridi izledik. Akşam da bölgede bulunan kadınlarla yemek hazırladık. Odaların hepsi şömineli ve konforlu. Burası ekolojik yaşamın olduğu bir bölge. Bölgeye böyle bir proje kazandıran 3 girişimci kadına teşekkür ederim” ifadelerini kullandı. Ailesiyle taş evlerde tatil yapan Sertaç Ayaz da yeni tip koronavirüsten (Kovid-19) uzak güzel bir tatil geçirmek isteyenleri köye beklediklerini aktardı. Şehrin kalabalık ve gürültüsünden uzaklaşmanın en güzel yolunun köylere gitmek olduğunu vurgulayan Ayaz, şunları kaydetti:

Bir yıllık yorgunluğu alıyor

“Taş evler çok otantik ve güzel dizayn edilmiş. Bir ailenin konforunu ve rahatını sağlayabilecek bir yer. Şehirde özlemini çektiğiniz, çocukları hayvanlarla burada bir araya getirebiliyorsunuz. Hayvan sevgisini kazandırmak anlamında da çok güzel. At, kaz, ördek, tavuk, köpek ne ararsanız burada var. Bütün ailelere tavsiye ettiğimiz bir yer. Isınma sorunu yok, taş evlerdeki şömine bir yıllık yorgunluğunuzu alıyor.”