SON DAKİKA

Aldatma: İlişkilerin mayınlı tarlası

Esra Tanrıverdi 29 Eyl 2025

Aldatma… İlişkilerin en çok konuşulan, en çok yara açan, ama nedense en sık tekrarlanan konularından biri.

Toplumun genel algısı hâlâ şu: “Erkekler daha çok aldatır.” Eh, yıllarca böyle söylendi. Ama işin fenası, araştırmalar kadınların da bu konuda erkeklere “asla geri kalmadığını” gösteriyor. Yani yarış başa baş. Fark şu: Kadınların hafızası RAM gibi değil, SSD gibi. Bir kere kaydedildi mi silinmez. Erkek “özür dilerim, bitti” dese de kadının beyninde o sahne replay tuşuna basılmış gibi dönüp durur.

Aldatma Nereden Çıkıyor?

Kimse sabah kalkıp “Bugün aldatayım da akşam yemeğinde eşime sürpriz yapayım” demez. Her şey aşama aşama ilerler. Önce ilişki çatırdar, sonra o çatlaklardan sızan huzursuzluk büyür, en sonunda da ilişki bir bakarsınız kaçak göçük inşaat gibi çöker.

İnsanın temel ihtiyacı: görülmek, değer verilmek, sevilmek, onaylanmak. Bunlar olmayınca kişi soluğu başka yerde alıyor. Depresyondakiler için bu durum özellikle riskli: Aldatma, onlar için adeta “yan etkisi bol ama hızlı etki eden bir antidepresan.” Yanlış ilaç ama kısa süreli mutluluk veriyor, işte sorun da bu.

Bazen sadece hormonlar konuşur, bazen rutini kırma hevesi, bazen de intikam duygusu. “O yaptıysa ben de yaparım” diyerek ilişkiyi kısasa kısas mantığına dönüştürenler de var.

Doğamızda yok bahaneleri

Klasik replik: “İnsan tek eşli bir canlı değil.”

Tamam da, doğamızda uçmak da yoktu, uçağı yaptık. Doğamızda elektrik yoktu, fişi taktık. Doğamızda tek eşlilik yok diye diye, sonunda “doğamızda sorumluluk da yok, benlik de yok, vicdan da yok” mu diyeceğiz? İnsanoğlu doğayı bile değiştirirken, kendi dürtülerini değiştiremiyor mu yani? Bence bahane bol, irade az.

Aldatılan ne yapmalı?

Birincisi: Panik yapmayın. Panik zaten sizi değil, daha çok midenizi bozar.

• Gerçeği kabul edin. “Yok canım öyle bir şey olamaz” dediğiniz an, gerçek daha sert tokat atar.

• Duygularınızı bastırmayın. Çünkü bastırılan duygular gazlı içecek gibidir; şişeyi açtığınız an fışkırır.

• Kendinize yatırım yapın. Spor, yeni bir hobi, hatta salsa kursu… Hem özgüven gelir hem de moral.

• Klişeleri çöpe atın: “Her erkek aldatır”, “Kadın aldatırsa kesin başka bir şey vardır” gibi laflar, kahvehane muhabbetinden öteye geçmez.

Kadınlar aldatıldığında genellikle “Artık sevilmiyorum” der. Erkeklerse klasik savunmayı yapar: “Ama ben seni hâlâ seviyorum.” Hâlbuki sevgili beyler, haberiniz olsun: Aldatma, beraber olduğunuz kişiyi gözden çıkarmaktır. Nokta.

Ve işin sonunda size kalan en kritik karar: Devam mı, tamam mı?

Affederseniz bu yeni bir süreçtir, bitirirseniz o da başka bir süreçtir. Yeter ki kendi psikolojinizi ayakta tutun.

Goethe boşuna dememiş: “İnandığı şeyi yapan insanların enerjisi asla tükenmez.” Belki de bizim tükenmişliğimiz, inanmadığımız ilişkilerde ısrar etmemizden kaynaklanıyor.