Tiyatro Dokuz'un prodüksiyonu "Arşimet Prensibi" başlıyor
Birkaç haftadır ortalıkta yoktum. Biliyorum, sizleri biraz ihmal ettim, yazamadım. Affınıza sığınıyorum.
Her yıl olduğu gibi yıl sonunda da Paris’e gittim. Yine muhteşem sergiler, olağanüstü ışık gösterileri ve tarihi mekanlarla ruhum dinlendi. Bu, ara kaçamağa gerçekten çok ihtiyacım vardı. Reklamcılık, gazetecilik, radyoculuk, film yapımcılığı yetmezmiş gibi şimdi bir de tiyatro işine girdim. Ortalıktan kaybolmanın asıl sebebi işte bu mevzu. Tiyatromuzun ismi: Tiyatro Dokuz. İlk oyunumuz ise İspanyol oyun yazarı Josep Maria Miro’nun büyük yankı uyandıran eseri “Arşimet Prensibi.”
Ödüllü oyun
“Arşimet Prensibi” Premi Born de Teatre 2011 Ödülü’nü almış ve 50’nin üzerinde ülkede sahnelenmiş bir oyun. Oyun, modern dünyada bireyler arasındaki güven, suçlama ve gerçeklik algısı üzerinden çarpıcı bir tartışma yaratıyor.
Küçük bir kız çocuğunun ailesine yüzme öğretmeni Jordi’nin, çocuklardan birine “çok şefkatli” davrandığını söylemesi ve ailenin bu durumdan şüphelenmesiyle olaylar başlar. Bu “şüphe” uyandıran durum üzerine herhangi bir görsel ya da açık kanıt olmadan yapılan yorumlar, varsayımlar sosyal medya üzerinden büyür. Olayın tanıkları yoktur ama herkesin bir fikri vardır. Ve sonunda durum öyle bir noktaya ulaşır ki, “şüphe” den dahi şüphe edilir.
Klavye bu çağın giyotini
“Arşimet Prensibi” adalet sisteminin dışında gelişen ön yargıların ve sosyal yargılamaların ne kadar yıkıcı olabileceğini ve günümüz toplumlarında “kanıtsız suçlama” ile nasıl başa çıkılabileceğini sorgulayan bir oyun. “Klavye bu çağın giyotinidir… Yazılmış her söz, paylaşılmış her fotoğraf gerekli olduğunda yeniden kullanılacak şekilde daima tetikte beklemektedir.”
Muhteşem kadro
“Arşimet Prensibi” için gerçekten muhteşem bir kadro oluşturduk. “Gidion’un Düğümü”nden “Bak Bizim Şarkımız Çalıyor”a “12.Gece”ye birçok ödüllü oyunda muhteşem performanslar sergileyen Özge Özder, Netflix filmi Lefter’in başrolü, Lefter’i, sahnelerin Muhammed Ali’si eşsiz yetenek Erdem Kaynarca, “Genç Osman”dan “Tanrının Eli”ne oyunlarında yeteneğini gösteren Alp Özbayram, İstanbul Şehir Tiyatroları’na yıllarını vermiş, “Hırçın Kız”dan “Romeo ve Jüliet”e birçok oyunda rol almış ve “Dört Kişilik Bahçe”den “Maviydi Bisikletim”e, “Gidion’un Düğümü”ne ses getirmiş, ödül almış oyunların yönetmeni Ersin Umulu. Gerçekten, hepsi sahnede mucizeler yaratıyor. Unutmadan, Ersin Umulu “Arşimet Prensibi” oyununun da yönetmeni.
Baba Sahne
Çevirisini İrem Aydın’ın, dramaturgisini Hatice Yurtduru’nun, sahne tasarımını Hakan Dündar’ın, müziklerini Barış Manisa’nın yaptığı oyunumuz 25 Kasım’da Kadıköy Baba Sahne’de perde açacak. “Arşimet Prensibi” Tiyatro Dokuz’un ilk prodüksiyonu ve bu oyunun Türkiye’deki ilk gösterimi. Çok çok heyecan verici.
Oyunumuza hepinizi bekleriz.