SON DAKİKA

Jeopolitik riskler ve ekonomiye etkisi

Jeopolitik riskler, ülkelerin coğrafi konumları, siyasi ilişkileri ve güç dengeleri gibi faktörlerden kaynaklanan belirsizlikler ve tehditlerdir.

Bu riskler, ekonomik istikrar ve büyüme üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Bu konuda ülkemiz pek de şanslı sayılmaz. Etrafında devamlı bir karmaşa var. Güneyi hallediyorsun, Doğu başlıyor, ha bitti derken kuzey çıkıyor Avrupa dersen bambaşka bir hava. Hele Trump sonrası bizim bölge iyice ısındı. Gözümüz önünde bir sürü manevra oluyor. Avrupa, küresel ekonominin önemli bir parçasıdır ve burada meydana gelen siyasi istikrarsızlıklar, ekonomik büyümeyi olumsuz etkileyebilir. Örneğin, Avrupa Birliği ülkeleri, geçmişteki ekonomik krizlerden dolayı kamu açığının yükselmesi, işsizlik oranlarının artması ve düşük ekonomik büyüme gibi sorunlarla karşı karşıya kalmışlardır. Bu tür sorunlar, Avrupa'nın ticaret ortakları üzerinde de baskı oluşturmaktadır.

Avrupa'daki siyasi gelişmeler, küresel ticaret akışlarını etkileyebilir. Özellikle, Avrupa'nın büyük bankaları ve finansal kurumları, dünya genelinde önemli bir rol oynamaktadır. Siyasi belirsizlikler, yatırımcıların güvenini sarsabilir ve bu da doğrudan yabancı yatırımları azaltabilir. Yatırımcılar, belirsiz bir ortamda risk almak istemeyebilir, bu da ekonomik büyümeyi yavaşlatabilir.

Jeopolitik gerginlikler, yatırımcıların güvenini sarsıyor. Zaten olmayan yatırım kararlarını olumsuz etkiliyor. Ayrıca, ülkeler arasındaki ticari ilişkileri de bozuyor, ticaret hacmini düşürüyor.

Buna bağlı olarak da Jeopolitik riskler, finansal piyasalarda oynaklığa neden olur. Hisse senedi, döviz ve emtia fiyatlarında dalgalanmalara yol açar. Bu durum, yatırımcıların risk algısını artırır ve finansal istikrarı tehdit eder. Bu durum hep bizim ülkemizi en fazla etkiliyor. 

Zaten daha enflasyonun üstesinden gelmek mümkün olmadı. Jeopolitik riskler, arz-talep dengesini bozarak enflasyonist baskılar yaratıyor. Merkez bankaları, fiyat istikrarını sağlamak için faiz oranlarını artırmak zorunda kalıp, ekonomik büyümeyi yavaşlatıyor. 

Genellikle ortalık karışınca savunma harcamalarının artması da ve vergi gelirlerinin düşmesi de görülüyor. Bu durum, bütçe açıklarının yükselmesine ve kamu borç yükünün artmasına yol açıyor. 

Yani anlayacağınız pazar karışınca biz en fazla etkilenen ülke olarak ortaya çıkıyoruz. 

Türkiye, bulunduğu stratejik konum nedeniyle jeopolitik risklere oldukça maruz kalan bir ülkedir. 

Gazze ve üzerine oynanan oyunlar Kıbrıs sorunu, Doğu Akdeniz'deki anlaşmazlıklar ve Rusya-Ukrayna savaşı gibi gelişmeler, Türkiye ekonomisini olumsuz etkilemiştir. Hala da etkiliyor.  Bu arada 21’nci yüz yıl bilgi çağı blokchine kullanıcıları için esinlenme zamanı ama değerli toprak elementleri ve lityum ve Bor madenleri de ülkeler için önemli. Bu nedenle gözü doymayan büyük ülkeler gelişmeye çalışan ülkeleri sömürmeye devam ediyor. 

Örneğin, Suriye krizi nedeniyle artan güvenlik harcamaları, Türkiye'nin bütçe dengesini bozmuş ve kamu borç yükünü artırmıştır. Ayrıca, Doğu Akdeniz'deki anlaşmazlıklar, Türkiye'nin enerji güvenliğini tehdit etmekte ve ülkenin enerji maliyetlerini yükseltmektedir. Jeopolitik riskler, ekonomik istikrar ve büyüme üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Ülkeler, bu riskleri doğru yönetebilmek için etkin dış politika ve güvenlik stratejileri geliştirmelidir.

ajet 160x600