Politik olayların ekonomik etkileri ülkemizi derinden etkileyen en büyük maddelerden biri.

Enflasyon ve Para Politikaları konusunda 2024 yılında Türkiye'de enflasyonla mücadele tamamen Merkez Bankası'nın sorumluluğuna bırakıldı. Ancak, maliye politikası, yüksek gelir gruplarını hedef alan vergi reformları gerçekleştiremediği için enflasyon baskıları devam etti. Bu durum, piyasalarda belirsizlik yaratarak yatırımcıların güvenini sarstı.

Küresel ekonomik beklentiler 2025 yılı için dünya ekonomisi yavaş bir büyüme beklerken, ABD'deki politikalar resesyon riskini artırabilir diye düşünülüyor. Bu durum, Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde döviz kurlarında dalgalanmalara ve yatırımcıların risk iştahında azalmaya yol açıyor. Dolar, 2025 yılına güçlü bir başlangıç yaparak kısa vadede destek bulması bekleniyordu. Ancak, artan enflasyon ve bütçe açığı gibi uzun vadeli riskler, piyasalarda dalgalanmalara neden oluyor. Bu durum, yatırımcıların döviz ve hisse senedi piyasalarındaki hareketlerini etkiler durumda.

Mart 2025'in ilk günlerinde yaşanan politik olaylar, Türkiye ve dünya genelinde ekonomik belirsizlikleri artırdı. Enflasyon, para politikaları ve döviz kurlarındaki dalgalanmalar, piyasalarda önemli etkilere yol açarak yatırımcıların kararlarını şekillendirdi. Bu süreçte, piyasa katılımcılarının dikkatli ve temkinli bir yaklaşım sergilemesi gerektiği ortaya çıktı.

Ülkemiz için politik olaylar, yalnızca Türkiye'de değil, dünya genelinde birçok ülkede benzer ekonomik ve politik etkiler oluşturdu. Bu durum, özellikle gelişmekte olan ülkelerde belirgin bir şekilde hissedildi.

Hindistan ve Nijerya gibi sıcak iklim ülkelerinde, ekonomik büyüme üzerinde olumsuz etkiler gözlemlendi. Bu ülkelerdeki politik belirsizlikler ve ekonomik zorluklar, yatırımcıların güvenini sarstı ve büyüme oranlarını düşürdü. Küresel ısınmanın da etkisiyle, bu ülkelerdeki eşitsizlikler arttı ve ekonomik istikrarsızlık derinleşti.

Bu yeni yılda Avrupa Birliği üyesi ülkelerde, emisyon denetimlerinin sıkılaştırılması gibi politikalar, otomobil piyasasında değişikliklere yol açtı. Bu durum, ekonomik büyümeyi etkileyerek yatırımcıların stratejilerini yeniden gözden geçirmesine neden oldu. Özellikle çevresel düzenlemelerin artması, piyasalarda belirsizlik yarattı ve yatırımcıların daha sürdürülebilir yatırımlara yönelmesine yol açtı.

ABD ve Birleşik Krallık gibi gelişmiş ülkelerde de politik belirsizlikler, ekonomik büyüme üzerinde baskı oluşturdu. Bu ülkelerdeki yatırımcılar, resesyon riskleri ve enflasyon endişeleri nedeniyle daha temkinli bir yaklaşım benimsedi. Özellikle, mali politikaların yetersizliği ve artan borç seviyeleri, piyasalarda dalgalanmalara neden oldu.

Mart 2025'in başlarındaki politik olaylar, dünya genelinde birçok ülkede benzer ekonomik zorluklar ve belirsizlikler yarattı. Gelişmekte olan ülkelerdeki ekonomik büyüme yavaşladı, Avrupa'da çevresel düzenlemeler piyasalarda değişikliklere yol açtı ve gelişmiş ülkelerde de yatırımcılar temkinli bir yaklaşım benimsedi. Bu durum, küresel ekonomik istikrar üzerinde önemli etkiler yarattı.

Yani 2025 yılı tüm hızıyla farklı bir başlangıç yaptı. Artık ülkeler kendilerini daha farklı koruma altına almaya çalışıyor. Çünkü Batı olarak adlandırılan ülkelerin son aylarda yaşadıkları olaylar ekonomik çevrelerce şaşkınlıkla karşılanıyor. Trump'ın ilk döneminde "Önce Amerika" politikasını başlattığında, Avrupa müttefikleri için ABD'nin ne kadar güvenilir olabileceği konusunda bir uyarı zaten vardı. Fakat bunu kimse bu kadar çabuk beklemiyordu. Bugün özgür dünyanın yeni bir lidere ihtiyacı olduğu açıkça ortaya çıktı. Bu meydan okumayı üstlenmek bize düşüyor.